Mitolojideki En Asil Yaratıklar; Sentor'lar
Eski Türkler de Orta Asya'da at üstünde savaşır,günlerce yolculuk eder,hatta at üzerinde uyurlarmış. Çocukluklarında at binme öğretilirmiş ilk olarak.Zaten ne demişler atalarımız, "At,avrat,silah".Sentor'lar da ne kadar benzer değil mi Türklere?
Sentorlar ve Özellikleri
Sentor;karnından başına kadar insan,karnından ayaklarına kadar at olan mitoloji yaratığa verilen addır.İlk olarak Yunan Mitolojisinde rastlansa da;başka mitolojilerde de değişik biçimlerde adları geçmektedir.Asillikleriyle,ve nadiren kibirleriyle bilinirler(Bu kibir konusu üzerinde bir tartışma yaşanabilir).
Genellikle savaş aleti olarak ok kullanmayı tercih ederler.Çünkü kılıçlar;onların boyları için pek uygun değildir.Kendilerinin asil olduklarını düşündükleri(Aslında gerçekten de öyle tasvir edilmişlerdir genellikle)çok ama çok nadiren ve özel durumlarda bir canlının üstlerine binmelerine izin verirler.Kibirli olmaları ile ilgili durum biraz da buradan doğmaktadır.
Çok bilgedirler.Geleceği görme,yıldızları okuma gibi güçlere sahiptirler. Neredeyse hiç bir canlıya itaat etmezler.Bu nedenle yabani bir yapıya sahiplerdir. Gerekirse saygıda kusur etmezler,ama gerekirse kızarak bir volkan gibi saldırganlaşabilirler.İçkiye,özellikle şaraba düşkündürler,bu nedenle Şarap Tanrısı Dionysus'a taparlardı.
Mitolojide fazlaca çapkın oldukları ve çapkınlıkları yüzünden soylarının kuruduğu rivayet edilir.Bu; Sentorlarınn kötü huylarından biri ve en kötüsüdür. (Ki Lapith Kralı ile Argos kralının kızının düğününde gelini kaçırmaya çalıştıkları için katledilmişlerdir.)
Kökenleri
Sentor'ların kökenleri ile ilgili iki ayrı mit vardır:
Birincisi Lapith’lerin kralı Ixion ve Nephele’nin çocukları olduklarını bildiren mittir.Diğeri ise Kral Ixion'un bir gün Hera'yı ayartıp gizli bir buluşma ayarladığı;fakat bunu duyan Zeus'un bir bulutu Hera'nın şekline sokup Ixion'un yanına yollaması mitidir.
Sentor efsanesinin ise muhtemelen at sırtında savaşa veya keşfe giden eski savaşçıların görüntüsünden geldiği düşünülmektedir.At ile insan birleşik gibi göründüğünde Sentor'a benzeyebilir.
Bir mite göre Lapith Kralı ile Argos kralının kızının düğününde gelini kaçırmaya çalıştıkları için Sentor'lar Lapith'ler tarafından katledilmiştir.Kalanları da sirenlerin yaşadıkları bir adaya sığınır.
Fakat sonunda onlar da yok olup tarihe karışırlar.
Zamanımızda Sentor
Şu zamanlarda da en bilinen mitolojik yaratıklardandır Sentor'lar.Fakat Sentor adı pek bilinen bir ad değildir,genellikle At-Adam veya Centaur(Sentor teriminin İngilizce'si) terimi kullanılır.Şu zamanlarda da birçok yerde (Örneğin kitaplar,filmler,oyunlar) Sentor'ların izlerine rastlayabilirsiniz.
Sonuç
Sentor'lar,yani At-Adam'lar,kitapların,oyunların ve özellikle mitolojinin büyük kahramanları,genel olarak böyle nitelenmektedirler.Çok nadir de olsa ölümsüzlük bahşedilecek kadar ünlü olanları vardır(Örneğin Sentor Hiron).
Bilindiği kadarı ile böyledir Sentor'lar,Ixion ve Nephele'nin (veya başka bir mitte geçtiği gibi Hera'ya benzetilmiş bir bulutun) çocukları.Ama eklemeden edemeyeceğim,hatta burada da bir süre tartışılmış bir şey var ki;gerçekten Eski Türklere çok benziyor bu At-Adamlar.
Bir Kısa Öykü:Herakles ile Sentor Nessos
Pek çok başarıdan sonra Herakles,Tanrı-nehir Akheloos’un elinden aldığı Deianeira ile evlenir.Evlenmelerinin ertesi günü yolları üzerinde kabarmış bir sel görürler.Herakles;orada görevi salcılık olan Sentor Nessos’un hizmet teklifini kabul eder.Nessos,Deianeira’yı kaçırmaya kalkışır.
Herakles bir okuyla Sentor’u göğsünün ortasından vurur.Ama,Sentor ölmeden önce Deianeira’ya şu öğüdü verir:
-“Yaramın pıhtılaşmış kanını avuçlarına topla;Herakles’in bir giysisini bu kanda ıslat.Bu iksir onun sana aşkını hep sürdürecektir.”
Saf yürekli Deianeira bir sandıkta saklamakta olduğu çok güzel bir gömleği bu sıvıya bandırır.
Yıllar geçer,Herakles yeni başarılar elde etmek,yeni aşklar tatmak için sık sık karısını bırakıp gider.Kadın sihir gücüne sahip gömlekten yararlanmayı düşünür.
Herakles’in Zeus’a bir kurban töreni yapması gerekince Deianeira ona o görkemli giysiyi verir.Herakles hemen giysinin tenine yapışıp onu şiddetle yaktığını görür.Acıdan delirir;bağırıp çağırır,kıvranır,kendini yerden yere atar.Deianeira Sentor’un kendisini aldatmış olduğunu anlar ve umutsuzluk içinde hançeriyle intihar eder.
Herakles kendisini Teselya’da, Oita Dağı’nın doruğuna taşıtır;meşe kestirip istif ettirerek çok büyük bir odun yığını elde eder.Acılar içindeki bedeni,emri üzerine,yığına yerleştirilir ve yığın ateşe verilir.Nihayet Herakles ölümlü bedenini terk eder ve Olimpos’a taşınır.