Güllü’nün anlattıklarından sonra, ağabeyinin sözleriyle sarsılan Halide, çiftliği terk ediyor. Güllü sonunda Muzaffer’e, Halide’nin kendisini kaçırttığını haykırmıştır. Hiç kimsenin böyle bir konuşmayı beklemediği bir anda Güllü’nün olan biteni anlatması, özellikle Halide için tam bir şok etkisi yaratır. Halide’yi asıl sarsan ise Muzaffer’in ona karşı kurduğu cümleler olur. Ve artık Halide için tek bir yol vardır, o da; hayatı öğrendiği bu çiftlikten ayrılmak. Halide’nin öncelikle ne yapacağına karar vermesi için sakin bir ortama ihtiyacı vardır. Zekai ile Neriman’ın evlerine geçici bir süre için yerleşmek en doğrusu olacaktır onun için. Zaloğlu’nun ise zor günleri bitmek bilmemektedir. Bir taraftan evsiz ve kimsesiz kalışı, diğer taraftan Hamza’nın haraç baskıları… Fabrikada Muzaffer’in haberi olmadan çalışıyor olması ise Zaloğlu’nun isyanına engel olmaktadır. Peki, Halide tekrar çiftliğe geri dönebilecek mi? Yoksa o da Zaloğlu gibi evinden uzaklaşmak zorunda mı kalacak?
Hanımın Çiftliği Kemal’in çiftlikte şoför olarak işe başlaması Güllü’yü hem şaşırtıyor hem de öfkelendiriyor... 11. Bölüm Özet
Güllü hem şaşkın, hem öfkeli
Kemal’in çiftlikte şoför olarak işe başlaması Güllü’yü hem şaşırtıyor hem de öfkelendiriyor. Kemal, artık çiftliğin yeni şoförü olmuştur. Güllü bu sürpriz gelişme karşısında ne yapacağını bilemez. Öfkeyle birleşen aşkın boyutu gitgide artmaktadır. Güllü, Kemal’in yaptığına karşılık işi inada bindirir ve her bulduğu fırsatta Kemal’i aşağılamaktan geri kalmaz. Gülizar ise aniden ortaya çıkan bu şoförün kim olduğunu hiç vakit kaybetmeden araştırmaya başlamıştır bile. Güllü, Muzaffer ile evli olmasına rağmen hala ondan uzak durmakta ve Muzaffer’in kendisine yaklaşmaması için türlü türlü bahaneler bulmaktadır. Her şeyden habersiz olan Muzaffer ise kendi içinde tüm yaşadıklarını sorgulamaktadır. Halide ile Güllü arasındaki gerginlik her geçen dakika biraz daha artmaktadır. Güllü’nün çok gergin olduğu bir anda patlak veren bir olay, Halide için çok zor günlerin de başlangıcı olacaktır.
Muzaffer ve Güllü sonunda evleniyorlar ve Güllü artık çiftliğin hamını oluyor. Muzaffer ve Güllü sonunda evlenmişlerdir. Güllü, hırs ve intikam duygusu ile dolu olmasına karşın, bu duygularını sabrıyla o kadar ince bir şekilde harmanlamıştır ki sonunda herkese karşı galip gelen Güllü olmuştur. Bir zamanlar Güllü’yü hayatından vazgeçme noktasına getirenler artık yavaş yavaş süngülerini indirmeye başlamışlardır. Çünkü kim ne derse desin, artık Güllü o çiftliğin hanımı olmuştur. Güllü, Kemal’e hala aşıktır ama ona da çok güzel bir ders vermiştir. Kemal’in beraber çıktıkları yolu yarıda bırakmış olması Güllü’nün hayatının komple değişmesine neden olmuştur ve Güllü bu yaşadıklarını asla unutmayacaktır. Güllü ve Muzaffer için her şey güzel giderken birden çıkıp gelen sürpriz bir misafir Güllü’nün sinirlerini bozacaktır ama, bunun ötesinde Kemal’in Güllü’ye yapacağı sürpriz tam bir şok etkisi yaratacaktır.
Behiye ile yaşadığı her şeyi ve her anı Güllü’ye karşı uygulayan Muzaffer, Güllü’ye ne kadar yanlış davrandığını sonunda fark ediyor ve yanlışını çok güzel bir jestle düzeltmeye karar veriyor. Ramazan’ın Güllü’yü çiftliğe geri getirmesi herkeste büyük bir şok etkisi bırakmıştır. Bu dönüş, asıl şimdi Güllü için yeni bir dönemin başlangıcı olacaktır. Her şey Güllü’nün lehinedir ve bu durum başta Halide olmak üzere kimsenin hoşuna gitmemektedir. Muzaffer’in aniden Güllü’ye evlenme teklif etmesi nasıl bir şok etkisi yarattıysa, bu teklifi Güllü’nün red etmesi de Muzaffer’de öyle bir etki yaratmıştır. Muzaffer, Behiye ile yaşadığı her şeyi ve her anı Güllü’ye karşı uygulamaktadır. Behiye’nin o çiftlikteki ağırlığının iyice farkına varan Güllü ise bu durumdan son derece rahatsız olmaktadır. Muzaffer, Güllü’ye ne kadar yanlış davrandığını sonunda fark etmiştir ve Güllü, Muzaffer’e çok güzel bir ders vermiştir. Şimdi Muzaffer, bu yanlışı çok güzel bir jestle düzeltmeye kararlıdır.
Ramazan ile Güllü, bağ evinden ayrılmışlardır. Muzaffer’in Güllü’yü bağ evinde bulma umudu hüsranla sonuçlanmıştır fakat, jandarmanın aramaları tüm hızıyla devam etmektedir. Her geçen saniyede ise Muzaffer, sanki aklını kaçırmaktadır. Güllü ise sonuna kadar direnmekte ancak, Ramazan’ı bir türlü ikna edememektedir. Bunun üzerine artık tek bir çare kalmıştır. Güllü, Ramazan’a karşı takındığı sert üslubunu düzeltip, onu gerçekten sevmediğini farklı bir dille anlatmayı dener. Ve bu konuşma Ramazan’ın kafasında şimşeklerin çakmasına neden olur.
Güllü’nün çiftlikte olmadığını öğrenen Muzaffer Bey deliye dönüyor. Halide’nin planları olumlu sonuçlanmış, Güllü’yü çiftlikten göndermiştir. Zaloğlu’nun Güllü’ye duyduğu zaafı kullanmayı başaran Halide için artık büyük bir zafer kazanılmıştır. Muzaffer Bey, bu durumu duyduğunda resmen deliye döner. Güllü’nün hiçbir sebep olmadan bu ani gidişine bir anlam veremeyen Muzaffer Bey’in resmen eli kolu bağlanır. Zaloğlu’nun hiçbir şey olmamış gibi çiftliğe çıkıp gelmesi, herkesi şaşırtır. Güllü, yanında değildir. Peki Güllü nerdedir? Zaloğlu onu nereye götürmüştür?
Muzaffer Bey’in Güllü’ye olan ilgisi, çiftlikteki çalışanlar tarafından da anlaşılıyor. Ancak, Güllü o çiftliğe Zaloğlu’nun karısı olmak için geldiği için, kimse Muzaffer Bey’in bu tavrını kabul etmiyor. Güllü, çiftlik hayatına çok hızlı bir şekilde adapte olmuştur. Fiziksel görüntüsü, konuşmaları, hareketleri ve tavırları her geçen gün farklılık göstermeye devam etmektedir. Halide, Güllü’nün hâlâ çiftlikte olmasından dolayı çok huzursuzdur. Güllü’yü köşeye sıkıştırmak için elinden geleni yapmakta, fakat Güllü, ona aldırış bile etmemektedir. Güllü’nün bu sakin tavrı ve her duyduğundan sonra daha fazla hırslanması Halide’yi daha da çileden çıkarmaktadır. Muzaffer Bey’in Güllü’ye olan ilgisi ise, çiftlikteki çalışanlar tarafından da anlaşılmıştır ve kimse bunu kabul etmemektedir. Çünkü Güllü o çiftliğe Zaloğlu’nun karısı olmak için gelmiştir. Güllü, o çiftlikte daha fazla kalmamalıdır. Halide, herkesin huzurunu kaçıran Güllü’yü oradan uzaklaştırmalıdır. Peki bunu nasıl yapacaktır?
Muzaffer Bey’in Güllü mutluluğu Güllü’nün çiftliği gelişi Muzaffer Bey’i hem çok şaşırtıyor, hem de çok mutlu ediyor. Cemşir’in, Hamza’nın ve Reşit’in iftirayla Kemal’i hapise attırmaları, Kemal’in, Güllü daha fazla acı çekmesin diye ona arkasını dönmesi, tüm yaşanılanları bir kenara koyup, Güllü’yü çok farlı bir noktaya sürüklemiştir. Artık Güllü yeni hayatında, yeni bir yol bulmaya çalışmaktadır kendine… Ve eğer bu yeni hayatın kilit noktası Muzaffer Bey ise Güllü hedefe ulaşmalıdır. Çünkü artık kaybedeceği hiçbir şey kalmamıştır. Şimdi kazanma zamanı başlamalıdır… Muzaffer Bey ise çok şaşkın ama bir o kadar da mutludur sanki. Güllü, Behiye’nin kopyasıdır. Bu bir mucizedir. Ve mucize onun çiftliğinde yaşamaktadır. Muzaffer Bey’in Güllü’yü bırakmaya hiç niyeti yoktur. Onun o çocukça tavırları, içinden geldiği gibi doğal konuşmaları Muzaffer Bey’i yavaş yavaş cezbetmektedir…
Kemal ile Hamza arasında çıkan arbede sonucunda Hamza yaralanıyor ve Kemal tutuklanıyor. Kemal, direğe bağlanarak öldüresiye dövülen Güllü’nün imdadına son anda yetişmiştir. Ancak Hamza’yla aralarında çıkan kavganın sonu hiç de iyi bitmeyecektir. Yaşanan bu trajik olay, yavaş yavaş Güllü’nün direncini kırar ve istemeye istemeye Zaloğlu’yla beraber çiftliğe gider. Cemşir, Berber Reşit ve Hamza sonunda emellerine kavuşmanın sevincini yaşarlarken, başta Halide olmak üzere çiftlik ahalisi, Güllü’nün gelişini hiç de hoş karşılamayacaklardır. Öte yandan, seçimlerde partinin kendisini milletvekili adayı göstermesini bekleyen Muzaffer Bey, listede adını göremeyince büyük bir hayal kırıklığı yaşar. Ölmüş olan karısının hayalleriyle başetmeye çalışan Muzaffer Bey için, ona çok benzeyen Güllü’nün çiftliğe gelmesi de, ayrı bir sürpriz olacaktır.
Muzaffer Bey, Zaloğlu’nun Güllü’yü almasını kabul etmiştir. Bu haber, hem Zaloğlu’nu hem de Cemşir ve yandaşlarını rahatlatmıştır. Güllü, Zaloğlu ile kesin evlendirilecektir. Hüküm verilmiştir. Güllü’nün ise tek bir çaresi vardır, o da kaçmak. Bu durum Kemal ve Güllü’yü tahminlerini aşan bir noktaya sürükleyecektir. Ama artık geri dönüş yoktur. Durumu fark eden Cemşir, Hamza ve Reşit hiç vakit kaybetmezler. Kemal’in kapısına dayanacaklardır. Kızı ne yapıp edip alacaklardır. Kemal ve Güllü’nün şehri terk etmeleri gerekmektedir. Yakalanmaları an meselesidir. Peki, bu kaçış onları kurtarabilecek midir?
Yayın Tarihi : 25 Eylül Cuma/2009 Yayın Saati : 20.30
Muzaffer Bey’in fabrikada tesadüfen Güllü ile karşılaşması, kelimenin tam anlamıyla onun için büyük bir şok olmuştur. Güllü, Muzaffer’in eski karısı Behiye’ye neredeyse tıpatıp benzemektedir.
Zaloğlu’nun Kemal ile Güllü’yü birlikte görmesi, Cemşir ve Hamza’nın Güllü’ye yaptıkları baskıyı daha fazla arttırmıştır. Ama Güllü, onlara karşı direnmekte ve aşkını doludizgin yaşamakta kararlıdır. Zaloğlu’nun da Güllü’den vazgeçmeye niyeti yoktur.
Cemşir ile Berber Reşit ise Güllü’ye Zaloğlu’nu vermek için planlarına hız kesmeden devam etmektedir. Zaloğlu, Güllü’yü almaya kararlıdır ama bu olayı hızlandırmaları gerekmektedir. Zira Güllü’ye artık söz geçiremiyorlardır.
Ve Güllü ile Kemal artık kararlarını verirler. Kaçacaklardır. Peki bu kaçış, onları nereye sürükleyecektir?
Yayın Tarihi : 11 Eylül Cuma/2009 Yayın Saati : 20.30
sellygomezmanyagı
Konu: Hanımın Çiftliği Bölüm Özetleri Paz 08 Kas. 2009, 12:21
1. Bölüm Özet
Hanımın Çiftliği geniş oyuncu kadrosuyla geliyor...
Hanımın Çiftliği dizisi, Orhan Kemal’in “Vukuat Var” ve devam romanı olan “Hanımın Çiftliği” romanlarının birleştirilmesi ve uyarlanmasıyla oluşturulmuş bir dönem dizisidir.
1950 yılının ilk ayları...
Yaklaşmakta olan genel seçimlerin heyecanlı havasının hissedilmeye başlandığı, CHP ile Demokrat Parti arasındaki rekabet dolu mücadelenin giderek tırmandığı bir zaman...
Ve Adana..
Verimli toprakları, uçsuz bucaksız pamuk tarlaları ve çırçır fabrikaları ile ekmeğini kazanmaya çalışan binlerce yoksul insana umut vadeden bir şehir...
Zenginliği ve gücü ellerinde bulunduran toprak ağalarının hüküm sürdüğü, çoğunluğu oluşturan yoksul halkın onlar tarafından ezildiği bir ortamda, zenginle yoksulun bitmeyen savaşının, toplumsal adaletsizliğin yarattığı isyan duygusunun ve çaresiz insanları acımasızlaştıran sınıf atlama hayallerinin, ama yine de tükenmeyen umutların ortasında yaşanan bir öyküdür bu... Güllü'nün, Kemal'e duyduğu masum aşkla başlayan ve onu aşkından giderek uzaklaştırırken, güce, zenginliğe, hanımın çiftliğine götüren yolda adım adım ilerleyişinin öyküsü...
Bölgenin güçlü ve zengin toprak ağası Muzaffer Bey’in (Mehmet Aslantuğ) çırçır fabrikasında çalışan Güllü (Özgü Namal), aynı fabrikada makinacılık yapan Kemal’i (Caner Cindoruk) sevmektedir. Ne var ki babası Cemşir (Mehmet Çevik), onu da diğer kızları gibi paralı birine satmanın hayali içindedir. Muzaffer Bey’in yeğeni Zaloğlu lakaplı Ramazan (Necip Memili) Güllü’ye talip olunca da hiç düşünmeden kızı ona satar. Böylece Muzaffer Bey’le akraba olacak ve rüyasında bile göremeyeceği bir zenginliğe kavuşacaktır.
Ancak Güllü bir mal gibi satılmak şöyle dursun, Kemal’i bırakmaya ve Zaloğlu’nun karısı olmaya asla razı değildir. Babasına ve abisine diklenip kafa tutunca, Cemşir onu direğe bağlayıp öldüresiye döver. Olayın üzerine gelen Kemal Güllü’nün abisi Hamza’yla (Haki Biçici) boğuşurken kazayla onu vurur ve hapse girer.
Hapiste de olsa Güllü’nün Kemal’den vazgeçmeyeceğini bilen Cemşir, akıl danesi Berber Reşit’in de (Hakan Boyav) fişeklemesiyle, Kemal’e Güllü’nün anasını (Zuhal Gencer) gönderir ve kızı bırakmazsa öldüreceklerini anlattırır. Çaresiz kalan Kemal, Güllü’ye artık onu sevmediğini ve ayrılmaları gerektiğini söyler.
Güllü Kemal’in bunu söylemesinden çok Çemşirlerden korkmasına kızar. Oysa o bu aşk için her şeyi göze almıştır. Aşkının acısını içine gömerek Zaloğlu’yla evlenmeyi kabul eder ve Muzaffer Bey’in çiftliğine gider.
Rahmetli eşi Behiye Hanım’ı şüpheli bir intiharla kaybetmiş olan Muzaffer Bey, Güllü’yü görür görmez vurulur. Çünkü Güllü, Behiye’ye çok ama çok benzemektedir. Behiye Hanım’ın ölümünden kendini sorumlu tutan ve sürekli sanrılar gördüğü için mütesekkin haplarıyla idare eden Muzaffer Bey, Güllü’yü önce rahmetli karısının yerine koyar, daha sonra da gerçekten aşık olur ve yeğeni Zaloğlu’nun elinden alarak evlilik hazırlıkları yapmaya başlar. Güllü, Muzaffer Bey’i seviyormuş gibi gözükerek evlenmeye istekli davranır. Böylece hem “çiftliğin hanımı” olacak, hem de babasından, abisinden ve Kemal’den yani onu bu yola itenlerden intikamını alacaktır. Ancak bu evliliğe baştan beri karşı olan ve Güllü’den zerre kadar haz etmeyen Muzaffer Bey’in kız kardeşi Halide (Ebru Özkan), Zaloğlu’yla bir plan kurarak Güllü’yü kaçırtır. Zaloğlu daha sonra pişman olur ve Güllü’yü çiftliğe geri getirir. Muzaffer Bey kız kardeşinin de bu planın içinde olduğundan habersiz, Zaloğlu’nu döver ve çiftlikten kovar.
1950 yılının ortalarına gelindiğinde, Demokrat Parti yapılan seçimlerden zaferle çıkar. Eski bir C.H.P’li olan Muzaffer Bey de seçimlerden önce “ticari çıkarları” için Demokrat Parti’ye geçmiş ve Marshall Planı’yla gelen yardımlarla çiftliğine yeni traktörler ve iş makinaları almaya başlamıştır. Seçimlerden bir kaç ay sonra DP iktidarı bir af çıkarır. Kemal de bu sayede özgürlüğüne kavuşur. Güllü’den ayrıldığı için çok pişmandır ve onu hala deliler gibi sevmektedir. Ne var ki Güllü bir kaç gün sonra çiftlikte yapılan muhteşem bir düğünle Muzaffer Bey’in karısı olur.
Bu sefer kendisine ihanet edilmiş gibi hisseden kişi Kemal’dir. Ne olursa olsun Güllü’nün etrafında olmaya ve onun aşkını tekrar kazanmaya yemin eden Kemal, daha önce Muzaffer Bey’in şoförlüğünü yapan, ama Halide’nin kaprisleri yüzünden işten ayrılan bir arkadaşının yerine çiftliğe girer.
Başta Muzaffer Bey olmak üzere, çiftlikte hiç kimse Kemal’in Güllü’nün “eski sevgilisi” olduğunu bilmemektedir. Güllü bir yandan bu sırrı herkesten saklamaya çalışırken, bir yandan da iki aşk arasında bocalayacak ve birinden birini tercih etmek zorunda kalacaktır..